Hakkımda

10 Şubat 2011 Perşembe

Kahire'ye Mektup Var!

Tutsaklık, tutulup kalmaktır..
Hemi tutulmak, hemi de tutmaktır sıkı sıkıya...
Koca koca cümleler deviren dilini tutmaktır;
Haksızlığa, zulme, ihanete, sömürüye...
Elinden bir şey gelmemek, söylemek isteyip söyleyememek...
Tutsaklık, tutmak zorunda olmaktır!..

Tutsaklardan en güzeliydi Kahire!
Kahreden kadın...
İsmine nisbet diye mi kahrettiler seni?
Telli duvaklı gelin verdik seni zalim eline...
Çölde açılmış gül, Nil'de açılmış yol Kahire...
Gaddar ellerin uysal gelini...
İsminle müsemma, kalk ve üstün gel zulme!
Irgala üstünde yayılıp gaflet uykusuna dalan koca gövdeleri!
Hiç korkma, bu imanın, bu yüreklerin devrimi!

İşte özlemini duyduğumuz günler bunlar nazlı kız!
Zaferin mertebe mertebe yaklaştığını duyuyor musun sen de?
Dik dur ve sakın yenilme,
Biz; kurtarıcın, yardımcın, destekçin, duâcınız..
Biz hiç olmazsa yüreklerimizle yanındayız...
Kurtulacaksın zalim koca elinden, sömürüden, zulümden, ihanetten...
'Deve'lerin sırtında alacağız seni özgürlüğe çıkan kapının
İmanla derinleşen yerinden!

Sakın yılma, vazgeçme zulme isyanından!
Yanındayız çöl güzeli, yanındayız kardeşim!
Çünkü biliyoruz, tutsaklık yardım umut etmektir.
Ve özgürlük, kucaklaşabilmektir!

"O halde Allah yolunda çarpış" Kahire!
"Ve bil ki Allah, her şeyi işitir ve bilir.” (2/244)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İSMİNİZİ YAZINIZ.
BU ÖNEMLİ.