Hakkımda

3 Ocak 2011 Pazartesi

Sonra...

Yetiştirmem gereken bir ödevim olduğu için bugünkü dersi daha sonra telafi edeceğimi söylemek üzere aradığım öğrencimin annesinden aldığım yanıt şuydu:
"Hımmm gelmiyorsun yani bugün? Peki, anlayış gösteriyorum!"
Beden dili diye bir şeyin var olduğu gibi, ses dili diye bir şeyin de var olduğunu düşündürdü bu diyalog bana.. Zira kelimeler "anlayış gösteriyorum" dese de, ses tonundaki kızmışlık, "ben sana anlayış gösteriyorum sen de bana göster! Bir daha böyle bir şey olmayacak!" der gibiydi...
Murat Menteş kitabında der; İnsan samimiyetinin altını çizince, ister istemez üstünü de çiziyor, diye.. Öyle ya...

Ânı kurtarmak için yaptığımız işler anla birlikte silinirken, biz vakitlerimizi kaybettik. Sorumluluklarımı yapmak için altına girdiğim bir başka sorumluluk, sesin gücüyle mahcup etmeteydi beni. Belki de sorumluluklarım bu kadar çok olmasa, kendimi bulmam daha kolay olabilirdi. Kuyruğu tutuşturmuş gibi dönmekteyiz ortalıkta, kendimizi kaybettiğimizi fark etsek bile, bulmaya ayıracak vaktimiz yok, heyhât..!

Fikirlerim büyük tehdit altında.. Efkârlıyım..!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İSMİNİZİ YAZINIZ.
BU ÖNEMLİ.